
COP30'a Ev Sahipliği Yapmak İçin Amazon Ormanları Feda mı Ediliyor?
Brezilya'nın Belém şehri, Kasım ayında düzenlenecek olan COP30 Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi'ne ev sahipliği yapmaya hazırlanırken, tartışmalı bir karar aldı. Şehirdeki ulaşımı rahatlatmak amacıyla yapılan yeni bir otoyol inşaatı için Amazon yağmur ormanlarının sekiz mil uzunluğundaki bir bölümünün temizlenmesi, çevrecilerin ve yerel halkın tepkisine yol açtı. Bu durum, iklim zirvesine ev sahipliği yaparken, iklim değişikliğine yol açan uygulamaların kullanılması ikilemini gündeme getirdi.
İnşaatın Gerekçesi: Ulaşımı Rahatlatmak ve Şehri Hazırlamak
Para eyalet hükümeti, Avenida Liberdade adlı dört şeritli otoyolun inşasının, diğer yollardaki sıkışıklığı ve kazaları azaltmayı amaçladığını savunuyor. COP30'a gelecek on binlerce delegeye ev sahipliği yapmaya hazırlanan Belém'deki altyapı projelerinden biri olan otoyolun inşaatına, geçen yılın Haziran ayında başlandı.
Çevre Koruma Örgütleri ve Yerel Halkın Endişeleri
Ancak, otoyolun inşaatı, bölge sakinleri ve çevre koruma örgütleri tarafından sert bir şekilde eleştiriliyor. Eleştirmenler, yolun geçim kaynaklarına zarar verdiğini, parçalanmış bir orman ve yaban hayatı için ölümcül bir engel oluşturduğunu söylüyorlar. Ormanlardan geçimini sağlayan yerel halk, otoyolun hasatlarını azalttığını ve gelecekte daha fazla ormansızlaşmaya yol açabileceği endişesini taşıyor.

Balık Kılçığı Etkisi: Yeni Yollar, Daha Fazla Ormansızlaşma
Uzmanlar, bu tür yeni otoyolların genellikle "balık kılçığı etkisi" yarattığına dikkat çekiyorlar. Bu etki, yetkililer ve işletmeler için orijinalinden dik olarak uzanan yeni yollar inşa etme erişimi yaratarak daha da fazla ormansızlaşmaya yol açması anlamına geliyor. Yerel halk, bir gün birilerinin gelip "İşte biraz para. Bu alana bir benzin istasyonu veya depo inşa etmek için ihtiyacımız var" diyebileceği ve yaşadıkları yerden ayrılmak zorunda kalabilecekleri endişesini taşıyor.
Biyoçeşitlilik Tehdit Altında: Ekolojik Koridor Parçalanıyor
Araştırmacılar, otoyolun Belém Çevre Koruma Alanı ile Utinga Eyalet Parkı'nı bölerek, biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir alanı parçalayacağı konusunda uyarıyor. Bu iki alanda 800'den fazla bitki ve mantar türü bulunuyor ve otoyolun inşası bu türlerin yaşam alanlarını tehdit ediyor.
Sürdürülebilirlik İddiaları: Bisiklet Yolları ve Yaban Hayatı Geçitleri
Yerel yetkililer, bisiklet yollarını, güneş enerjisiyle sağlanan aydınlatmayı, düzinelerce yaban hayatı geçidini ve gürültü bariyerlerini öne sürerek yolu "sürdürülebilir" olarak sunmaya çalışıyor. Ancak, eleştirmenler bu tür önlemlerin otoyolun neden olduğu ormansızlaşmanın ve ekolojik zararın etkilerini tam olarak telafi edemeyeceğini savunuyorlar.

COP30 ve İklim Eylemi: Samimiyet Sorgulanıyor
Bu durum, Brezilya'nın COP30'a ev sahipliği yapma ve iklim değişikliğiyle mücadelede liderlik etme konusundaki samimiyetini sorgulatıyor. Bir yandan ülkelerden 2035 yılına kadar sera gazı emisyonlarını azaltma planlarını sunmalarını beklerken, diğer yandan Amazon yağmur ormanlarının tahrip edilmesine göz yumulması, iklim eylemi konusundaki tutarlılık sorununu gündeme getiriyor.
İkinci Dünya Savaşı Benzetmesi: Birleşme Çağrısı
COP30 başkan adayı Andre Aranha Correa do Lago, ülkelerin İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra farklılıklarını geride bırakarak nasıl birleştiklerinden ilham alarak birleşmeleri çağrısında bulundu. Ancak, bu benzetme, iklim krizinin İkinci Dünya Savaşı kadar büyük bir tehdit olduğunu kabul etmenin yanı sıra, bu tehditle mücadele etmek için de kararlı ve tutarlı eylemlerin gerekliliğini vurguluyor.
COP30'a Giden Yol Ne Kadar Yeşil?
Brezilya'nın COP30'a ev sahipliği yapma çabaları, iklim değişikliğiyle mücadelede karşılaşılan zorlukları ve çelişkileri gözler önüne seriyor. Bir yandan iklim zirvesine ev sahipliği yaparak küresel işbirliğini teşvik etmeye çalışırken, diğer yandan Amazon ormanlarının tahrip edilmesine göz yumulması, sürdürülebilirlik konusunda ciddi soruları beraberinde getiriyor. COP30'un, iklim eylemi konusundaki samimiyeti ve tutarlılığı test edeceği açık.
Comentários