Arama Sonuçları
"" için 455 öge bulundu
- EE Sözlük: Yenilikçi Pamuk (Regrenatif Pamuk) Nedir?
Pamuk, dünya çapında en çok kullanılan tekstil liflerinden biridir. Fakat geleneksel pamuk üretimi, toprak ve su kirliliği, pestisit kullanımı ve aşırı sulama gibi birçok çevresel soruna yol açmaktadır. Regrenatif pamuk, bu problemlere çözüm sunan yeni bir tarım yöntemidir. Regrenatif pamuk, toprak sağlığını ve biyolojik çeşitliliği artıran tarım uygulamalarıyla yetiştirilen pamuktur. Bu yöntem, toprak erozyonunu önler, su kaynaklarını korur ve karbon döngüsünü iyileştirir. Regrenatif Pamuk Üretiminin Faydaları: Toprak Sağlığını Artırır: Regrenatif tarım uygulamaları, topraktaki organik maddeyi ve mikrobiyal aktiviteyi artırır. Bu da toprağın su tutma kapasitesini ve besin içeriğini yükseltir. Su Kirliliğini Önler: Regrenatif tarım, pestisit ve gübre kullanımını azaltır. Bu da su kaynaklarının kirlenmesini önler. Karbon Tutulması : Regrenatif tarım uygulamaları, atmosferdeki karbondioksiti toprağa hapsederek iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunur. Biyolojik Çeşitliliği Artırır: Regrenatif tarım, doğal habitatları ve yaban hayatını korur. Regrenatif Pamuk Üretimi Nasıl Yapılır? Regrenatif pamuk üretiminde kullanılan bazı önemli yöntemler şunlardır: No-trill tarım: Toprağı sürmeden doğrudan ekim yapmak toprak erozyonunu önler ve organik maddeyi korur. Cover cropping: Toprağı boş bırakmak yerine, yem bitkileri yetiştirmek toprağı besler ve erozyonu önler. Kompost kullanımı: Kompost, toprağa organik madde ekleyerek besin içeriğini ve su tutma kapasitesini artırır. Regrenatif Pamuğun Geleceği Regrenatif pamuk, tekstil endüstrisinde daha sürdürülebilir bir üretim yöntemi olarak kabul görmektedir. Daha fazla üretici bu yöntemi benimsedikçe, pamuk üretiminin çevresel etkisi önemli ölçüde azalacaktır. Regrenatif pamuk, geleneksel pamuk üretiminin neden olduğu çevresel sorunlara çözüm sunan yenilikçi bir yöntemdir. Bu yöntem, toprak sağlığını ve biyolojik çeşitliliği artırarak daha sürdürülebilir bir tekstil endüstrisi için önemli bir rol oynayabilir.
- ABD Açıklarında Halatlara Dolanan Balina İçin Umut Işığı
Rhode Island - ABD açıklarında, nesli tükenmekte olan bir buzul balinası dramatik bir kurtarma operasyonunun merkezine yerleşti. Rhode Island kıyılarından yaklaşık 80 kilometre güneyde, 2.400 metre derinlikte halatlara dolanmış halde bulunan buzul balinasının kurtarılması için zaman daralıyor. Zorlu Kurtarma Çalışmaları: Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) ve Monterey Bay Akvaryumu'ndan oluşan uzman ekipler, zorlu koşullar ve sınırlı erişim nedeniyle karmaşık bir kurtarma operasyonu planlıyor. Balinanın dev boyutları ve halatların derinlerde olması, kurtarma sürecini oldukça zorlaştırıyor. Farklı Yöntemler Değerlendiriliyor: Uzmanlar, balinayı kurtarmak için farklı yöntemler değerlendiriyor. Bu yöntemler arasında, balinayı sakinleştirmek için ilaç kullanımı, halatları kesmek için özel ekipman kullanımı ve balinayı yüzeye taşımak için vinç kullanımı gibi yöntemler yer alıyor. Zamana Karşı Yarış: Balinanın durumu kritik ve kurtarma operasyonunun başarısı belirsizliğini koruyor. Uzmanlar, balinanın halatlarda ne kadar süredir olduğunu ve yaralanma derecesini tam olarak bilmiyorlar. Bu nedenle, kurtarma operasyonunun başarısı büyük ölçüde zamana ve şansa bağlı. Umut Işığı: Tüm zorluklara rağmen, kurtarma ekipleri balinanın hayatını kurtarmak için umutlu. NOAA yetkilileri, "Her türlü çabayı göstereceğiz ve balinanın hayatta kalması için elimizden geleni yapacağız." açıklamasında bulundu. Bu dramatik kurtarma operasyonu, nesli tükenmekte olan deniz canlılarının karşı karşıya olduğu tehlikeleri ve onları korumak için gerekli çabaları bir kez daha gözler önüne seriyor.
- 22 Nisan Dünya Günü
Dünya Günü Kutlu Olsun! Bugün, gezegenimizi ve gelecek nesilleri korumak için birlikte hareket etmemiz gereken önemli bir gün. Bu Dünya Günü'nde: Plastik kullanımını azalt: Tek kullanımlık plastik ürünlerden kaçın ve tekrar kullanılabilir alternatifler kullan. Geri dönüştür: Atıklarını geri dönüştürerek kaynaklarımızı korumaya yardımcı ol. Enerji tasarrufu yap: Işıkları kapat, elektronik cihazların fişini çek ve enerji tasarruflu ürünler kullan. Su tasarrufu yap: Kısa duşlar al, musluğu boşa akıtma ve yağmur suyunu topla. Ağaç dik: Daha fazla oksijen ve gölge için ağaç dik ve çevreni güzelleştir. Yerel ürünler al: Yerel üreticileri destekleyerek karbon ayak izini azalt. Sürdürülebilir ürünler kullan: Doğal ve çevre dostu ürünler seç. Bilinçlendir: Aileni, arkadaşlarını ve çevreni Dünya Günü ve sürdürülebilirlik hakkında bilgilendir. Unutma, küçük adımlar bile büyük bir fark yaratabilir!
- Dubai Faciasının Nedeni: İklim Krizi mi? Bulut Tohumlama mı?
Birleşik Arap Emirlikleri’nde kurak geçen kışın ardından gelen aşırı yağış, hayatı felç etti. Meteorologlar ve iklim bilimciler, aşırı yağışların insan kaynaklı iklim değişikliği nedeniyle dünyayı bekleyen felaketlere benzediğini söyledi. Öte yandan, Dubai’deki aşırı yağışın nedeninin bulut tohumlama olabileceği de düşünülmüştü. Ancak meteorologlar, bulut tohumlamanın yağmur yağmasına katkı sağlayabileceğini, ancak gerçekten aşırı yağışın veya selin bu yöntemle oluşmadığını belirtti. Bulut tohumlaması, uzun yıllara dayanan bir geçmişe sahip olsa da, hala tartışmalı bir konu olarak kabul ediliyor. Aşırı yağışlar, havayollarında da kriz yarattı. ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi’nin eski baş bilim insanı meteorolog Ryan Maue, bu olayın kesinlikle bulut tohumlama ile ilgili olmadığını ifade etti. Ayrıca, günler öncesinde hava durumu tahminlerinin kayıtlara geçmiş olması, bu yağışların bulut tohumlamayla ilişkisinin olmadığının bir diğer kanıtıydı. Atmosfer bilimi araştırmacısı Tomer Burg da, altı gün önce Birleşik Arap Emirlikleri’nde bütün bir yıl için tipik miktar olan birkaç inçlik yağmur öngören bilgisayar modellerine işaret etti. Pennsylvania Üniversitesi iklim bilimcisi Michael Mann, üç alçak basınç sisteminin jet akımı - hava sistemlerini hareket ettiren hava nehri - boyunca Basra Körfezi’ne doğru yavaşça hareket eden bir fırtına treni oluşturduğunu söyledi. Mann, “Bulut tohumlamasını suçlamak hava tahminlerini ve hava olaylarının nedenlerini göz ardı etmektir” diyor. Michael Mann, ‘bulut tohumlamasını’ suçlayan kesimlerin aynı zamanda dikkatleri gerçekte olanlardan başka yöne çekmeye çalışan iklim krizi inkarcıları olduğunu ileri sürdü. Imperial College of London’dan iklim bilimci Friederike Otto ise “Şiddetli yağışlardan bahsederken iklim değişikliğinden bahsetmemiz gerekir. Bulut tohumlamasına odaklanmak yanıltıcı olur” dedi Bulut Tohumlaması Nedir? Bulut tohumlaması, bir bulutun yağış üretme kapasitesini artıran bir hava durumu düzenleme tekniğidir. Kullanılacak uçak gökyüzüne gönderilmeden önce tahmincilerin tohumlanacak doğru bulutu seçmesi gerekiyor. Dubai’de son 75 yılın en şiddetli yağışı yaşandı ve çöl şehri Dubai sular altında kaldı. Bu olay, aşırı yağışların insan kaynaklı iklim değişikliği nedeniyle dünyayı bekleyen felaketlere benzediğini gösteriyor.
- 23 Nisan Çocuk Bayramı
Her yıl 23 Nisan’ı kutladığımızda, çocuklarımızın masumiyeti ve umuduyla dolu bir geleceğe olan inancımızı yeniliyoruz. Ancak artık sadece çocuklarımızın geleceği değil, aynı zamanda gezegenimizin geleceği de önemli bir odak noktası haline geldi. Bugün, çocuk bayramını kutlarken, yeşil bir dünya hayal etmek ve onu korumak için adımlar atmamız gerektiğini anlamak önemlidir. Çocuklarımızın yaşam alanları temiz hava, temiz su ve sağlıklı bir çevre gerektirir. Ancak günümüzde çevresel sorunlar, iklim değişikliği ve doğal kaynakların tükenmesi gibi tehditler, bu ideale zarar veriyor. Geleceğimizi güvence altına almak için çocuklarımıza sadece sevgi ve eğitim vermek yetmez. Onlara yaşanabilir bir dünya bırakmak için çevresel sürdürülebilirlik konusunda bilinçli olmalarını sağlamalıyız. Geri dönüşüm, enerji verimliliği, doğal yaşam alanlarının korunması ve çevre dostu yaşam tarzları gibi konuları öğretmek ve uygulamak, onların geleceği için atılacak önemli adımlardır. Ayrıca, çocuklarımızın doğaya olan bağlılığını güçlendirmeli ve onları çevre bilinciyle donatmalıyız. Doğayı keşfetmek, bahçecilik yapmak, atık azaltma projelerine katılmak gibi etkinliklerle, onların doğal dünyaya olan sevgilerini ve sorumluluklarını pekiştirebiliriz. 23 Nisan, sadece çocuklarımızı değil, aynı zamanda gezegenimizi de kutladığımız bir gün olmalıdır. Bu özel günde, çocuklarımızın geleceğini güvence altına almak için çevre korumasına daha fazla odaklanmalı ve yeşil bir dünyayı hedeflemeliyiz. Gelecek nesillere yaşanabilir bir gezegen bırakmak için hep birlikte çalışmalıyız. Bugün, 23 Nisan'da çocuk bayramını kutlarken, yeşil dünyamızı koruyarak geleceğimizi çocuklar için daha yaşanılır kılmak dileğiyle.
- Guangdong'da Tarihi Sel Felaketi
Çin’in güneyindeki Guangdong Eyaleti , aşırı yağışların yol açtığı ve on binlerce insanın tahliye edilmesine neden olan tarihi sel felaketi ile mücadele ediyor. Bu eyalet, Çin’in en kalabalık ve ekonomik açıdan en güçlü bölgelerinden biridir. 18 Nisan’dan bu yana devam eden şiddetli yağışlar , bölgeyi etkisi altına almış durumda. Washington Post’un aktardığına göre, genellikle mayıs ve haziran aylarında yaşanan sel sezonunun bu yıl erken başlaması, iklim değişikliğinin etkilerinin bir göstergesidir. Bölgedeki durum, ülkenin hızla merkezileşen yönetim yapısının yerel yönetimlerin bu tür felaketlere yanıt verme kapasitesini nasıl etkilediği sorusunu da gündeme getiriyor. Son günlerde kaydedilen rekor düzeydeki yağışlar, binaların suya gömülmesine ve köylerle şehirlerin sular altında kalmasına neden oldu. Eyalet yetkilileri , Bei Nehri’nin 50 yılın en yüksek seviyesine ulaşmasını beklediklerini açıkladı. Kurtarma ekipleri, arabalardan ve evlerden insanları çıkarıyor ve sular altındaki yollarda şişme botlarla taşıyor. Guangdong’da 82 binden fazla kişi evlerinden tahliye edildi . Pazar günü en az dört hava durumu istasyonu nisan ayı için rekor yağış bildirdi. Eyaletteki 1,16 milyon hane fırtına nedeniyle elektriksiz kaldı ve binden fazla okul pazartesi günü kapalı kaldı. Bu felaketler, Çin’in dengesiz ekonomik toparlanmasını da tehdit ediyor. Guangdong, Çin’in en önemli üretim ve ticaret merkezlerinden biridir ve bölgedeki bu tür doğal afetler ülke ekonomisi üzerinde ciddi etkilere sahip olabilir1 .
- EE Sözlük: Sorumlu Kapitalizm Nedir?
Sorumlu kapitalizm, geleneksel kapitalist sistemlerin sınırlamalarını aşmayı amaçlayan bir yaklaşımdır. Bu model, hem ekonomik büyümeyi desteklemeyi hem de toplumsal ve çevresel hedeflere ulaşmayı hedefler. İşte sorumlu kapitalizmin temel özellikleri: Çevresel Sürdürülebilirlik : Sorumlu kapitalizm, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımını teşvik eder. Şirketler, üretim süreçlerini çevreye duyarlı hale getirmeli ve karbon ayak izini azaltmalıdır. Toplumsal Adalet : Sorumlu kapitalizm, gelir eşitsizliği ve yoksullukla mücadele eder. Şirketler, çalışanlarının refahını artırmalı, adil ücretler ödemeli ve toplumun genel refahına katkıda bulunmalıdır. Etiğe Dayalı İş Yapış : Sorumlu kapitalizm, etik değerlere dayalı iş yapışı teşvik eder. Şirketler, dürüstlük, şeffaflık ve saygı ilkelerine uymalıdır. Uzun Vadeli Düşünme : Sorumlu kapitalizm, kısa vadeli kar hedeflerinden ziyade uzun vadeli sürdürülebilirlik hedeflerine odaklanır. Şirketler, gelecek nesilleri göz önünde bulundurmalıdır. Paydaş Yaklaşımı : Sorumlu kapitalizm, sadece hissedarları değil, aynı zamanda çalışanları, müşterileri, toplumu ve çevreyi de dikkate alır. Şirketler, tüm paydaşlarının ihtiyaçlarını dengelemelidir. Bu yaklaşımın başarısı, hem iş dünyasının hem de hükümetlerin işbirliği yapmasına bağlıdır. Sorumlu kapitalizm, gelecekte daha adil, sürdürülebilir ve insan odaklı bir ekonomi için umut verici bir yol olabilir. Sorumlu Kapitalizm Uygulanabilir mi? Alternatifleri Neler? Sorumlu kapitalizm , geleneksel kapitalist sistemin sınırlamalarını aşmayı amaçlayan bir yaklaşımdır. Ancak uygulanabilirliği ve etkisi konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. İşte sorumlu kapitalizmin uygulanabilirliği ve alternatifleri hakkında bazı düşünceler: Uygulanabilirlik : Sorumlu kapitalizm, bazı şirketler ve girişimciler tarafından başarıyla uygulanmıştır. Bu yaklaşım, çevresel sürdürülebilirlik, toplumsal adalet ve etik değerlere dayalı iş yapışı gibi ilkeleri benimseyen kuruluşlar için işe yarayabilir. Ancak, bazı eleştirmenler, kapitalizmin temel doğası gereği kâr odaklı olduğunu ve bu nedenle gerçek anlamda sorumlu kapitalizmin zor olduğunu savunmaktadır. Ayrıca, kısa vadeli kar hedefleri ve rekabet baskısı, uzun vadeli sürdürülebilirlik hedeflerini engelleyebilir. Alternatif Yaklaşımlar : Sosyal Girişimcilik : Sosyal girişimcilik, hem kâr elde etmeyi hem de toplumsal ve çevresel sorunlara çözüm üretmeyi amaçlayan bir yaklaşımdır. Bu model, sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda arasında denge kurmayı hedefler. Kooperatifler : Kooperatifler, çalışanların ortak sahipliğindeki işletmelerdir. Bu model, gelir eşitsizliğini azaltmayı ve çalışanların daha fazla söz hakkına sahip olmasını sağlar. Yeşil Ekonomi : Yeşil ekonomi, çevresel sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda odaklanır. Bu yaklaşım, kârı artırmakla birlikte doğal kaynakları korumayı amaçlar. Denge Kurmak : Sorumlu kapitalizmin uygulanabilirliği, iş dünyası liderleri, hükümetler ve toplumun birlikte çalışmasıyla mümkündür. Dengeyi sağlamak için iş dünyası, toplum ve çevre arasında işbirliği yapılmalıdır. Sonuç olarak, sorumlu kapitalizm, daha adil, sürdürülebilir ve insan odaklı bir ekonomi için umut verici bir yaklaşım olabilir. Ancak bu hedefe ulaşmak için tüm paydaşların katılımı ve çaba göstermesi gerekmektedir.
- Keban Barajı'nda Toplu Martı Ölümleri
Elazığ’ın Ağın ilçesinde Keban Baraj Gölü kıyılarında çok sayıda martının ölmesi, vatandaşları tedirgin ediyor. Keban Fırat Kültür Sanat Arama Kurtarma Spor Kulübü Başkanı Fethi Oruç, bu olayın nedenini ilaç faciası olarak değerlendiriyor. İddialara göre, İliç’teki altın madenindeki siyanür sızıntısının bu martı ölümlerine yol açmış olabileceği düşünülüyor. Oruç, yetkililere seslenerek doğaya verilen zararın sona erdirilmesini talep ediyor. Bu trajik durum, bölge sakinleri ve doğa koruma gönüllülerini endişelendiriyor. Martıların yaşam mücadelesi verdiği bu manzarayı gözlemleyenler, İliç’teki maden faciasının Keban Baraj Gölü Havzası’nda da benzer sonuçlara yol açabileceğini ifade ediyorlar. Bu olay, doğal yaşamın korunması ve çevre bilincinin artırılması açısından önemli bir uyarı niteliği taşıyor
- Bebek Mamaları ve Ağır Metaller
Zaman zaman, bebek mamasının potansiyel olarak ağır metallerle kontamine olabileceğine dair yeni bir rapor dolaşır ve ebeveynleri endişelendirir. Ancak çocuklarınız için ağır metaller içermeyen bebek mamasını bulmanız için endişelenmenize gerek yoktur. Ağır Metaller Hafifçe Azalıyor: Haziran 2023’te Consumer Reports tarafından yayınlanan bir rapora göre, bebek mamalarındaki arsenik, kadmiyum ve kurşun konsantrasyonunun azaldığı görülmüştür. Ancak bu azalma, 2018 ve 2023 yılları arasında bebek mamalarındaki ağır metal maruziyet riskinin genel olarak büyük ölçüde değişmediğini göstermektedir. Bazı ürünlerde belirli ağır metallerin azalması, diğerlerinde artışla dengelemiştir. Özellikle pirinç, tatlı patates ve atıştırmalık ürünlerde hala endişe verici seviyeler tespit edilmiştir. Ev Yapımı ve Hazır Bebek Mamaları Aynı Riskte: Healthy Babies Bright Futures (HBBF) adlı bilimsel bir kuruluş, ev yapımı bebek pürelerini hazır bebek mamalarıyla karşılaştırmak amacıyla laboratuvar testleri yapmıştır. Bu testler sonucunda, inorganik arsenik, kadmiyum, kurşun ve cıva gibi dört toksik ağır metalin hem ev yapımı hem de paketli bebek mamalarında benzer oranda bulunduğu görülmüştür. Bu toksik metallerin çocuklarda yetişkinlere göre daha fazla zarar verdiği unutulmamalıdır. Bebeklerimizin sağlığı için ağır metallerden kaçınmak önemlidir. Dikkatli seçimler yaparak, onların sağlıklı büyümelerine katkıda bulunabiliriz. Güvenilir Markaları Tercih Edin: Bilinen ve güvenilir markaların ürünlerini tercih etmek, ürünlerin güvenliği konusunda daha fazla güvence sağlar. Bilinmeyen veya güvenilmeyen markaların ürünlerinden kaçının. Organik ve Doğal İçerikler: Organik ve doğal içeriklere sahip bebek mamaları kullanmak, ağır metallerin ve diğer zararlı maddelerin içeriğini azaltabilir. Analiz ve Test Raporlarına Bakın: Ürünlerin ağır metal içeriği gibi önemli bilgileri içeren analiz ve test raporlarına bakın. Bazı üreticiler ürünlerinin test sonuçlarını sağlarlar. Etiketleri Kontrol Edin: Ürün etiketlerini dikkatlice okuyun ve içerikleri inceleyin. Ağır metaller içeren maddelerden kaçınmak için, ürünlerdeki bileşenleri kontrol edin. Doğal Besinlerle Takviye Edin: Bebeğinizin beslenmesini doğal gıdalarla destekleyin. Sebzeler, meyveler, ve organik tahıllar gibi doğal besinlerle bebeğinizin beslenmesini çeşitlendirin. Bebek Mamalarını Kendiniz Hazırlayın: Evde bebek mamalarını kendiniz yaparak, kontrol etme imkanınızı artırabilirsiniz. Organik ve doğal malzemeler kullanarak evde bebek mamaları hazırlayabilirsiniz. Besin ve Gıda Kuruluşlarının Tavsiyelerini İzleyin: Beslenme ve sağlık kuruluşlarının bebekler için beslenmeyle ilgili yayınladığı tavsiyeleri takip edin. Bu kuruluşlar, güvenli ve sağlıklı beslenmeyle ilgili güncel bilgiler sunarlar.
- Botoks Etkisi Yaratan 5 Mucize Doğal Ürün
Günümüzde genç ve canlı bir görünüm elde etmek için pek çok kişi botoks gibi kozmetik işlemlere başvuruyor. Ancak, doğal yöntemlerle de benzer etkileri elde etmek mümkündür. Botoks etkisi yaratan doğal ürünler, ciltteki kırışıklıkları azaltabilir, cilt tonunu düzeltebilir ve genel olarak daha sağlıklı bir cilt görünümü sağlayabilir. İşte botoks etkisi sunan doğal ürünlerden bazıları: 1. Hyaluronik Asit Botoksun etkilerini doğal yollarla elde etmenin en etkili yollarından biri hyaluronik asittir. Bu doğal madde cildin nemini artırarak kırışıklıkların görünümünü azaltır ve cildi dolgunlaştırır. Hyaluronik asit içeren cilt bakım ürünlerini düzenli olarak kullanmak, cildin genç ve sağlıklı kalmasına yardımcı olabilir. 2. Argan Yağı Argan yağı, antioksidanlar ve yağ asitleri bakımından zengin bir doğal üründür. Cilt tarafından kolayca emilir ve derinlemesine nemlendirir. Ayrıca cildin elastikiyetini artırır ve ince çizgilerin görünümünü azaltır. Argan yağı, botoks etkisi yaratmak için günlük cilt bakım rutininize ekleyebileceğiniz harika bir doğal seçenektir. 3. C Vitamini C vitamini, cildin genç ve canlı kalmasını sağlayan güçlü bir antioksidandır. Ciltteki kolajen üretimini artırarak kırışıklıkları azaltır ve cilt tonunu eşitler. Portakal, mandalina, kivi gibi C vitamini açısından zengin yiyecekleri tüketmek ve C vitamini içeren cilt bakım ürünlerini kullanmak, botoks etkisi yaratan doğal bir bakım sağlar. 4. Yeşil Çay Yeşil çay, antioksidan özellikleriyle bilinir ve cildin genç ve sağlıklı kalmasına yardımcı olur. İçerisinde bulunan polifenoller cildin yaşlanma sürecini yavaşlatır ve ince çizgilerin oluşumunu önler. Günde birkaç fincan yeşil çay içmek veya yeşil çay içeren cilt bakım ürünlerini kullanmak, botoks etkisi sağlayabilir. 5. Aloe Vera Aloe vera, cildin nem dengesini korur, iltihapları azaltır ve cilt dokusunu iyileştirir. Ayrıca ciltteki ince çizgilerin görünümünü azaltabilir ve cildi sıkılaştırabilir. Saf aloe vera jeli doğrudan cilde uygulanabilir veya aloe vera içeren cilt bakım ürünleri tercih edilebilir. Botoks Etkisi olan ürünleri kullanırken dikkat edelim; Botoks etkisi yaratan doğal ürünlerle düzenli olarak cilt bakımı yapmak, cildin genç ve sağlıklı kalmasına yardımcı olabilir. Ancak, her cilt tipi farklı olduğundan, yeni bir ürünü kullanmaya başlamadan önce bir uzmana danışmak önemlidir. Doğal ürünlerin düzenli kullanımı ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarıyla birlikte, genç ve canlı bir görünüm elde etmek mümkündür.
- EE Sözlük: PFAS Nedir?
PFAS, per- ve polyfluoroalkil maddelerin bir alt grubudur. Bu kimyasal maddeler genellikle suya, yağa ve ısıya dayanıklıdır ve yaygın olarak endüstriyel ve tüketici ürünlerinde kullanılırlar. Bu maddelerin bir alt grubu olan perfluorooktan asit (PFOA) ve perfluorooktan sülfonat (PFOS), özellikle dikkat çekicidir çünkü çevresel ve sağlık riskleri taşıyabilirler. PFAS'ler, su, toprak ve havada uzun süre kalabilen ve biyolojik olarak parçalanmayan kalıcı organik kirleticilerdir. Bu özellikleri nedeniyle çevresel kontaminasyon ve insan sağlığı riskleriyle ilişkilendirilmişlerdir. Özellikle, içme suyu kaynaklarında PFAS kirliliği endişe kaynağı olabilir ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilirler.
- Ünlü Marka Native Soruşturma Altında
Popüler şampuan ve deodorant markası Native, PFAS içerdiği iddiasıyla soruşturma altında. Avukatlar, şirketin ürünlerinin "temiz" içeriklerle yapıldığına dair iddialarının yanıltıcı olabileceği endişesiyle ClassAction.org ile güçlerini birleştirerek şirkete karşı dava açma olasılığını araştırıyor. Native ürünlerini tercih eden birçok kişi, daha ana akım ürünlerde bulunan kimyasallara maruz kalmaktan kaçınmak için bu markayı seçti. Bu nedenle, Native ürünlerinin PFAS içerdiğinin ortaya çıkması, bu kullanıcılar arasında endişe yarattı. Davada, Native'in ürünlerinin reklamını yaparken "temiz" ve "toksik içeriksiz" gibi ifadeler kullanmasının yanıltıcı olduğu ve tüketicileri kasıtlı olarak aldattığı öne sürülüyor. Dava hala devam ediyor ve Native, şu ana kadar herhangi bir suçluluk kabul etmedi. PFAS Nedir? PFAS, per- ve polifloroalkil maddelerin kısaltmasıdır. Bu kimyasallar, su ve yağ itici özellikleri nedeniyle birçok farklı üründe kullanılır. Ancak PFAS'ın insan sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğu bilinmektedir. PFAS'ın kansere, tiroid hastalığına ve diğer sağlık sorunlarına yol açabileceğine dair kanıtlar var. Bu dava, PFAS'ın kişisel bakım ürünlerindeki yaygın kullanımı hakkında endişeleri gündeme getiriyor. Tüketiciler, satın aldıkları ürünlerin içeriklerini dikkatlice incelemeleri ve PFAS içeren ürünlerden kaçınmaları konusunda uyarılıyor.